Finlandiya'nın kurtuluşunu anlatıyor bu kitap.Aslında tam olarak öyle değil.O zamanlarda ülkenin genel durumunu ve bazı önemli kişilerini.
Finler kendi dillerinde ülkelerine "Suomi" yani "Bataklıklar Ülkesi" diyorlar.Bana çok ilginç gelmişti :)
Altını çizdiğim yerler oldukça fazla :) Bknz :
Kitabın içinde gerçekten çok güzel bir önsöz ve açıklamalar var ancak ben bir an önce kitaba geçmek istedim,biraz sıkıldım.O yüzden yarısına kadar okuyup,kitap bittikten sonra okudum orayı :)
Aynı zamanda kitabın sonsözünde kitabın Türkiye'de uyandırdığı yankıdan oldukça bahsediliyor.Türkçe basımda sonsöze şunlar eklenmiş,benim de çok hoşuma gitti,kitabın genel amacı bu zaten :
"Kitabın esas değeri Finlandiya'yı anlatmasından kaynaklanmıyor.Değeri,bu kitap sayesinde Türk milleti olarak nasıl göründüğümüzü ve geleceğimizin nasıl olacağını anlayabilmemizi sağlamasındandır."
Sizce bu doğru mu ? sf:57
Altı Çizilen Cümleler:
-İnsan hayatı sürekli bir kültürel gelişim ve yaratıcılık,kendi içinde ve dış dünyada karşılaştığı kaba güçlere karşı verilen daimi mücadeledir. sf:67
-Aydın olmak gösterişli bir kıyafet giymek yahut kolalı bir yaka ve modaya göre şapkayla dolaşmak değildir.Aydınlar halkın beynidir. sf:88
-En kültürlü halklar bile hala barış içerisinde yaşamayı öğrenemediler. sf105
-Buna bir de iyi düşünülmeden,gereksiz yere çok uzun tutulan okul dönemini ekleyin.Sonuç : İnsanı canlı ve dinç tutması gereken bilginin yerini bilgiçlik taslayan bir zihniyet almakta,öğrencilerin beyni çeşitli kitaplardan yapılan sayısız alıntılarla -yıllar,isimler,ölçüler,formüller ve cansız kurallarla - adeta bir çöplüğe dönüşmektedir. sf : 119 *Bu sözün altına imzamı atarım!
-Genç nesli değil,kendinizi suçlayın.Siz nasıl yetiştirdiyseniz,gençler de öyle olacaklar. sf:123
-Halbuki tarih,içi havayla doldurulmuş balonu hatırlatan bu sahte kahramanlara o kadar çok ders vermiş,kafalarına sopayla vurarak canlarını o kadar yakmış ki.Elinin tek bir hareketiyle Metternich gibi kurnazların,Kont Alba gibi acımasız yırtıcıların ele geçirdiklerini,çocukların kağıttan yaptığı evler gibi,yerle bir etmiştir.Ama bu yaşananlardan kimse ders çıkarmıyor.Yeni işbaşına gelen politikacılar eskiden beri süregelen aptal,yırtıcı ve hain oyunu tekrarlayıp duruyorlar. sf:164
-Bu tür mucizevi dönüşümün her bir ülkede ve vilayette,hatta en ücra yerlerde dahi yaşanması mümkündür.Sadece sihirli ellere,ileri görüşlü,büyük yürekli insanlara,yorulmadan çalışan kültür emekçilerine ihtiyaç var. sf:167 *Çok özledik!
-Devlet üst katlarında geniş pencereli ve yüksek tavanlı büyük,ışıklı odaların,alt bölümlerinde ise penceresiz,kasvetli,dar ve nemli bodrum katlarının yer aldığı bir kule değildir. sf:171
-Herkes büyük işler,büyük şahsiyetler,büyük sevinçler talep ederken,kendisini ve çevresindeki hayatı alışılmış bayağılığın,aptallığın ve hiçliğin hiç olmazsa bir milim üzerine çıkararak yükseltmek çok az kişiyi düşündürüyor. sf:202
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder