film etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
film etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

13 Mart 2015 Cuma

FİLM | Whiplash(2014) - The Theory of Everything(2014)

Çok uzun zaman önce yazmam gereken bir yazı ile karşınızdayım!
Gecikmesinin sebebi ise niyetimin tüm Oscar adayı filmleri izleyip birlikte yorum yazmak olmasıydı.Kısmet olmadı,sadece ikisini izleyebildim.Bir de önceden izlediğim Grand Budapest Hotel var.
Harika bir hırs örneği!
Ben hırslı bir insan değilim ama hep öyle olanlara özenmişimdir.(kararında hırs tabii :)
Sevdiği şey uğruna her şeyi yapıp,her şeyini verebilecek bir insanın hikayesi resmen.Oyunculuklar zaten bir harika!
Ancak ben filmdekiler gibi "hakaretle,çok kötüsün" denilmekle gaza gelebilen insanlardan değilim,bir tek o kısmı birazcık rahatsız etti beni :)
İzlemelisiniz!

IMDB puanı : 8,6


Vizyon tarihi : 16 Ocak 2015
Yapımı:2014 - ABD
Tür:Dram
Süre:105 Dak.
Yönetmen:Damien Chazelle
Oyuncular:J.K. Simmons ,  Miles Teller ,  Paul Reiser ,  Melissa Benoist ,  Austin Stowell
Senaryo:Damien Chazelle

Film Özeti
Prestijli müzik okulu Shaffer'da 1. sınıfta okuyan 19 yaşındaki Andrew Neiman (Miles Teller), hırslı bir davulcudur ve günün birinde efsaneler arasına girmeyi hayal etmektedir. Buranın en önemli orkestrasının şefi ise Terrence Fletcher (JK Simmons) adında, oldukça katı eğitim prensipleri uygulayan bir müzisyendir. Günün birinde Neiman'ın yeteneği Fletcher tarafından farkedilir ve okulun ana orkestrasına alınır. Fletcher'ın gözüne girebilmek için insanüstü bir çalışma sergileyen, ailesini ve özel hayatını bile bir kenara atan Neiman ile Fletcher'ın arasında tansiyonu hiç düşmeyecek bir öğretmen-öğrenci ilişkisi başlayacaktır.


Gerçekten böyle seven insanlar var mı ? diyerek başlamak istiyorum bu filmle ilgili yorumuma :)
Stephen Hawking'in başarılarında kesinlikle eşinin büyük katkıları olmuş.
Stephen Hawking sadece başarılarını bildiğim ama çok tanıdığım bir insan değildi.Bu filmle merakımı gidermiş oldum :)
Biyografik filmleri seviyorsanız izlemenizi tavsiye ederim..

IMDB puanı : 7,8

27 Şubat 2015
2014 - İngiltere
Biyografi ,  Dram
123 Dak.
,  
Film Özeti
Ünlü İngiliz fizikçi ve bilimadamı Stephen Hawking'in kariyerinin ilk yıllarına, fiziksel kapasitesini giderek düşüren ALS hastalığının aşamalarına ve ilk eşi Jane Wilde ile ilişkisine odaklanan Her Şeyin Teorisi filmi, sinema dünyasının en önemli ödüllerinde birçok adaylık kazandı. Özellikle Eddie Redmayne'in müthiş Hawking performansı, izleyiciler tarafından büyük takdir topladı. Film, Türkiye'de 27 Şubat 2015'te gösterime girecek.











8 Şubat 2015 Pazar

FİLM | Lucy (2014) - Accepted (2006)

Lucy daha Türkiye'de vizyona girmeden hakkında bir kaç şey okumuştum ve konusu ilgimi çekmişti.Ama internette okuduğum yorumlardan sonra hevesim kırıldı ve izlemedim.Çevremden de bir ara sık sık Lucy'yi duyuyordum ve "yeter!" deyip izledim.
Konu güzel mi güzel.Ama film daha güzel olabilir miydi ? Evet.
"Zamana Karşı" filmi için söylediklerim bu film için de geçerli.Filmi daha fazla patlatabilirlerdi.
Yine de sonu haricinde beğendim,sıkılmadan izledim.

IMDB puanı : 6.4

Film Özeti

Scarlett Johansson'ın başrolünde yer aldığı ve özel yapım bir uyuşturucu kullandığında tam bir ölüm makinesine dönüşen ve özel güçlere sahip olan Lucy'nin hikayesi anlatılıyor.


Nerde eğitim sistemini eleştiren film orda ben :P
Dram izlemekten sıkıldığım bir gün "Biraz da komedi izleyeyim!" diye dolaşırken gözüme bu film çarptı.Blake Lively varmış,izleyeyim bari dedim.Yorumlar da çok iyiydi.
Ve sonuç olarak filmi çok beğendim.Ve keşke hepimiz South Harmon Institute of Technology üniversitesinde okuyabilseydik :)

IMDB puanı : 6.5

Film Özeti

Lise son sınıf öğrencisi Bartleby Gaines, hiç bir üniversiteye kabul edilmez. Ailesininde baskısından kurtulmak isteyen Bartleby kabul edilmeyen bir kaç arkadaşıyla birlikte kendi sahte kampüsünü kurar ve olaylar gelişir...


6 Şubat 2015 Cuma

FİLM | Sevimli Tehlikeli (2015)

Film daha dün vizyona girdi ve ben tez elden size yorumlarımı bildirmek istedim.
Filmi ilk çıktığı gün izledik.Aslında öyle bir planımız yoktu ama iyi oldu :)
Film öncesinde de iyi hisler vardı içimde.
Ve filmi biz çok sevdik ! İçinde aksiyon var,aşk var,özlem var..Gülüyorsunuz,duygulanıyorsunuz :)
Gerçekten güzel ve eğlenceli bir film olmuş.2 saate yakın filmi hiç sıkılmadan izledik.Vizyondayken bir şans verin derim :)

Film Özeti

Zarok (Şükrü Özyıldız) yıllar önce Edirne’de bir ailenin beşikteki bebeğini kaçırıp büyük acıların yaşanmasına sebep olur. Yıllar sonra bu vicdan azabından kurtulacağı bir fırsat yakalayan Zarok, kaçırdığı Zeliş'i (Ayça Ayşin Turan) 2. kez kaçırıp gerçek ailesine götürürmek üzere yola çıkar. Bu sırada aşk dolu maceralara atılırlar.
Özcan Deniz'in bu filmi, birçok masal ögesini bir araya topluyor.


29 Ocak 2015 Perşembe

FİLM | Enough Said (2013)



Yine afişiyle sürekli gözüme çarpan bir filmdi.Ama izlemek bir türlü nasip olmamıştı.
Geçenlerde aklıma düştü yine,dedim izleyeyim artık. (devrik cümle kraliçesi :P )
Bu ara hep sakin filmleri kendime mi çekiyorum nedir.At Middleton gibi bu da bir "orta yaş filmi" olarak adlandırılıyor :) Yaşlandım mı acabaa :)

Büyük bir beklentiyle izlememiştim filmi.Sakin sakin izlerim diye düşünmüştüm.Öyle de oldu.
Büyük beklentilere girmeden izlerseniz keyif alacağınız bir film olabilir.

Not : Afişte kadın çok genç gözükmüyor mu ? Filmi açınca şok geçirdim :)))
Not 2 : Bu film James Gandolfini'nin vefat etmeden önce rol aldığı son filmiymiş.Daha önce kendisinin hiçbir filmini izlemedim ama film boyunca aklıma geldikçe hüzünlendim.

IMDB puanı : 7,1

Film Özeti

Amerikan bağımsız sinemasının tanınmış yönetmenlerinden Nicole Holofcener'in yönetmenliğini üstlendiği, ilk gösterimini Toronto Film Festivali'nde yapan Başka Söze Gerek Yok, Haziran ayında kaybettiğimiz, The Sopranos dizisinin yıldızı James Gandolfini'nin rol aldığı son film. Başrolde Gandolfini'ye Seinfeld dizisinde Elaine rolüyle tanıdığımız Julia Louis-Dreyfus eşlik ediyor. Kızına düşkün Albert, eşinden yeni boşanmıştır, tıpkı masöz Eva gibi. Bir partide tanışan Eva ve Albert, yakınlaşmaya ve sonunda görüşmeye başlarlar. Ne var ki, Eva'nın arkadaş olduğu bir kadın müşterisi, bu tatlı denklemi alt-üst edecektir



22 Ocak 2015 Perşembe

FİLM | At Middleton (2013)

Bu aralar oldukça film izleyesim var.Çok fazla izlemek istediğim film var,herkes gibi benim de.Ama ya aklıma gelmiyor filmler,ya da hiçbirini izlemek istemiyor canım.O zamanlar açıyorum film sitelerini,afişlere bakarak filme karar veriyorum.Afişlerin beni çağırmasını bekliyorum.(Tabii altındaki yorumları da okuyorum daha sonra :) Ve böylece filmime karar vermiş oluyorum. Film izleyeceğim zaman %90 yaptığım bir şey bu :)

At Middleton da afişiyle çağıran bir film olmuştu beni.Sizde de bir dinginlik hissi uyandırmıyor mu afiş?
Dün gece yatmadan önce şöyle sakin bir film izleyeyim demiştim,doğru bir seçim yaptım da denebilir ;)

At Middleton , Middleton Üniversitesi tanıtım turuna katılan iki ebeveynin bir günde hayatlarının nasıl değiştiğini anlatıyor.Ya da.. Neyse, spoiler vermeyi sevmem,bilirsiniz :)

Filmdeki favori sahnelerim tabii ki;
bisiklet ve
tiyatro sahneleriydi..

Film boyunca zaman zaman gözlerim yaşardı.Hayatta sorumluluklarımız,zorunluluklarımız var ve bazen onlardan kurtulamıyoruz.Yeni,radikal kararlar almak çok zor.

Ayrıca ben filmin çekildiği yere bayıldım! İçim açıldı bir yandan da her taraf yeşil yeşil :)

Eğer siz de bu tarz filmlerden hoşlanıyorsanız izleyebilirsiniz :) Ben oldukça sevdim.

IMDB puanı : 6,5



Film önerilerinizi bekliyorum.Her türde olabilir :)


20 Ocak 2015 Salı

FİLM | Love,Marilyn (2012)


Biyografik kitapları,filmleri çok seviyorum.Dün de ne izlesem,ne izlesem diye araştırırken bu filmi gördüm,e tabii ki izleyeceğim filmi de bulmuş oldum :) Aslında film değil de,daha çok belgesel tadındaydı.

Daha önce blogda bahsetmiştim,ama tekrar bahsedeyim.
Önceden Marilyn Monroe'yu sevmezdim ben.Önceden dediğim,onu tanımadan önce! 
Fotoğraflarıyla,tabiri caizse "aptal sarışın" rolleriyle tanıyordum ben onu,gerçek Marilyn'i bilmiyordum.Ve popüler olan şeylere karşı ilgimi yitirdiğim için; bir ara furya haline gelen Marilyn hayranlığına katılmamıştım elbette.Ama şu an büyük bir hayranı haline geldim diyebilirim :) Onunla ilgili her okuduğum,izlediğim şeyde zekasına bir kez daha hayran kalıyorum. (Hatırlatalım,Marilyn'in IQ'su 168 iken,Einstein'ınki 160)
(bu söz kesinlikle kendisini anlatıyor!)

Arthur Miller'a olan nefretim de bir kez daha arttı bu film ile birlikte.Marilyn'in çöküşünün en büyük sebeplerinden biri.Günlüklerinde yazdıklarını görünce,iç dünyasını anlayınca resmen filmin içine girip onu teselli etmek istiyorsunuz :/
Kolay bir hayatı olmamış Marilyn'in. Önyargılarınızdan sıyrılın ve onu tanımaya çalışın..

IMDB puanı : 7,3


Blogdaki Marilyn filmleri :









12 Ekim 2014 Pazar

FİLM | Pek Yakında (2014)


Cem Yılmaz benim en sevdiğim komedyenlerden biridir. (Diğeri de Beyaz tabii ki :))

Öncelikle şunu söyleyeyim,ben filmi sevdim! Bir an bile sıkılmadım,ara ara güldüm,ara ara hüzünlendim.

Zaten çok güzel bir oyuncu kadrosu var."Müzikleri de MFÖ yapsın bari!" diye araya serpiştirilen espriler çok hoştu :)

Benim tek bir sıkıntım vardı ki filmle alakalı bir şey değil,salonla alakalı ! Her sinema,tiyatro izlemeye gittiğimde saçma sapan insanlar beni bulmak zorunda mı?! Arkamızdaki grup her şeye güldükleri için zaman zaman tadım kaçtı.

Cem Yılmaz'ı seviyorsanız,keyifli bir film izlemek istiyorsanız hazır vizyondayken gidin derim.Beklentiyi çok yüksek tutmayın,çoğu insan sonra hayal kırıklığına uğruyor!

02 Ekim 2014
2014 - Türkiye
Dram ,  Komedi ,  Macera
130 Dak.
Cem Yılmaz

Film Özeti

Eski bir figüran ve korsan DVD satıcısı olan Zafer (Cem Yılmaz), hayatta dikiş tutturamamış bir adamdır. Karısı Arzu ondan ayrılmak isteyince ona kendini kanıtlamak için son çaresine başvurur: 1970'lerde yazılmış ancak hayata geçmemiş bir film projesi olan Şahikalar'ı çekmek ve artık boş işlerle uğraşmadığını ona gösterecektir. Bu planında ona eski Yeşilçam emektarı arkadaşları yardımcı olmaya çalışacaktır, Zafer filmde Arzu ve diğer arkadaşlarıyla birlikte ünlü oyuncu Boğaç Boray'ı oynatacaktır. Zafer hem yeteneklerini ispat etmek, hem karısına güzel bir film hediye etmek, hem de onu ayrılıktan caydırmak için bu yetenekleri kısıtlı ekiple zorlu ve eğlenceli bir maceraya atılır.
Yönetmenliğini ve senaristliğini Cem Yılmaz'ın yaptığı ve başrolünde olduğu filmde kendisine Tülin Özen, Zafer Algöz, Özkan Uğur, Ozan Güven, Çağlar Çorumlu, Cengiz Bozkurt, Zerrin Tekindor, Hare Sürel, Ayşen Gruda ,Ülkü Duru, Emin Gürsoy, Metin Coşkun, Tuğrul Tülek ve çocuk oyuncu Ata Berk Mutlu'nun yeraldığı zengin bir oyuncu kadrosu eşlik ediyor. Pek Yakında, 2 Ekim 2014'te gösterime girdi.


5 Ekim 2014 Pazar

FİLM | Zamana Karşı (2011) - Beauty&The Briefcase (2010)

Zamana Karşı bir bilim kurgu filmi.
Düşünün ki kolunuzda her gün işleyen bir saat var.Ve o saat ölümünüzü gösteriyor!
Filmde bu konu işleniyor.
Para yok,her şey zamanla alınıyor.Kahve mi almak istiyorsunuz ? Yaşamınızdan 4 dakikayı vermeniz gerekli!
Oldukça ilginç bir konusu var.Bu konunun daha iyi değerlendirilmesini isterdim.Oldukça "patlayabilecek" bir konusu var çünkü.Böyle yalnızca güzel vakit geçirmek ve biraz da düşünmek için izlenebilecek bir film olmuş.
Sevdim mi ? Evet.Ancak dediğim gibi,daha iyi işlenebilirdi.

IMDB : 6.6
28 Ekim 2011
2011 - ABD
Bilim Kurgu ,  Gerilim
115 Dak.

Film Özeti

İnsanların yaşlanmayı durdurduğu yakın bir gelecekte geçecek olan filmde insanlar 25 yaşından sonra artık daha fazla yaşlanmayacağını ve ölümsüzlüğün sırrına erişildikten sonra yaşananları anlatan bir yapım " parası olanın sonsuza kadar yaşayabileceği bir dünyanın”. Filmde, zamanın altın değerinde olduğu bu yeni dünyada insanlar, ölümsüzlüğün peşinde koşarak hayatta kalma mücadelesine girerler. Bu nedenle, nüfus artışının son haddeye varmasıyla, yeni düzenlemelere girişen insanoğlunun hikâyesi filmde anlatılıyor.

Bildiğiniz gibi Hilary Duff'ı çok severim.Ne giyse,ne yapsa yakışıyor yahu!
Romantik komedi dalındaki filmlerini de başarılı bulmuş,hep severek izlemişimdir.
Bu filmi de sevdim.Güzel vakit geçirmek,kafa dağıtmak için çerezlik bir film.

IMDB : 5.5

2010 - ABD
Komedi ,  Romantik
83 Dak.

Film Özeti

Lane'in (Hilary Duff) hayali Cosmo dergisinde editör olmak. Eline bir fırsat geçtiğinde ise zorlu bir sürecin içine giriyor. İşi alabilmesi için beyaz atlı prensini bulması gerekiyor ve bulabilmek için başka bir dergide işe başlıyor. Lane o işyerinde beyaz atlı prensini ararken asıl beyaz atlı prensin patronu olduğunu farketmiyor.




3 Ekim 2014 Cuma

FİLM | Kanlı Elmas (2006)


Kitap okumaya bile vaktim kalmayınca filmler haliyle yalan oldu.Bayram tatilini fırsat bilip bir kaç tane daha izlemeye çalışacağım ama bakalım.

Geçenlerde tavsiye etmişlerdi bana bu filmi,dün ablamla izledik.

Farklı kıtalardan,farklı insanların hayatlarını izlemek her zaman çok etkiler beni.Bu filmde de çok etkilendim.

Zengin bir toprak,ama insanlar değerlendiremiyor.Yürüdükleri yerler bile elmas kaynıyor ama ne olduklarını bilmiyorlar..
Halime şükrettim bu filmi izleyince.Çünkü Afrika hala fakirlikle boğuşuyor,çok çok kötü.

Oyunculuklar da harika,izlemediyseniz mutlaka izleyin!

IMDB puanı : 8



23 Eylül 2014 Salı

Aynı Yıldızın Altında - John Green (Kitap + Film)


Çok okundu dedim,almadım.
Ergen kitabı dedim,almadım.
Herkes okuyor dedim,almadım.
Ablamla kitaplara bakarken "Bu kitabı çok merak ediyorum,alalım mı?" deyince artık karşı koyamadım.

Ben kitabını çok fazla beğenmedim.Kolay okunur bir dili vardı,tatilde sahil kenarında aynı gün başlayıp bitirdim.Ağlamadım da.(Yengeç burcu bir insan olarak!)
Yazarın olduğu kısımlar,davranışları bana saçma geldi.

Filmi daha çok beğenilince izlemeye koyuldum.
Kitabından çok çok daha beğendim.Beni sıkan yazar detayları burda üstünde fazla durulmadığı için sıkmadı.
Filmde,çok ağladım.(Burcum filmde devreye girdi :P) 
Oyunculukları da beğendim,verilmek istenen duygu bana kesin olarak ulaştı.

Normalde kitapları daha çok beğenirim ama bu sefer filmi daha çok sevdim.Kitabı okumazsanız bile,filmi izleyin bence.
Kanser hastalarını daha iyi anlayabiliyor,ne acılar çektiklerini ama buna rağmen acılarını unutup, birbirlerinin hayatlarını güzelleştirebildiklerini görüyorsunuz..

4 Ağustos 2014 Pazartesi

En Çok İzlenen Filmler #3

Bu filmleri uzun zaman önce izlemiştim ama yazılar arka arkaya gelmesin istedim.Bu zamana kaldı :)

Filmin en sevdiğim yanı : olayların çok iyi bağlanmasıydı! Efsaneler bir arada..Sevdim bu filmi.

IMDB puanı : 9


14 Nisan 1995
1994 - ABD
GerilimSuç
168 Dak.

Listeye bunu da eklemeyi unutmuşum.
Hint filmlerinden hep kaçardım çok uzunlar diye.Ama bunu dert etmeye hiiç gerek yokmuş.Nasıl geçti o dakikalar anlamadım.Çok çok sevdim.E o zamannn..
Aal izz well .. :))

IMDB puanı : 8,5


 

09 Kasım 2009
2009 - Hindistan
DramKomediRomantik
170 Dak.

 
 

3 Temmuz 2014 Perşembe

En Çok İzlenen Filmler #2 (Forrest Gump - The Pianist)


Muh-te-şem ! Bu filmi benim için özetleyen kelime!
Yer yer hüzünlendiren,yer yer güldüren bir film.Ve film bittiğinde hayatınızı sorgulamaya başlıyorsunuz istemsizce :)
Tom Hanks'in filmlerini zaten çok severim.Bu da başyapıtlarından birisi.
Ve ben hiçbir zaman Forrest'ın filmde bahsedildiği gibi "eksik" olduğunu düşünmedim.Aksine bir çok "normal" insandan daha fazlaydı!
İzleyince göreceksiniz ki , önüne çıkan engellere rağmen bir çoğumuzdan daha fazla şey sığdırmış hayatına.

06 Temmuz 1994
1994 - ABD
Dram ,  Romantik
142 Dak.
Eric Roth

Film Özeti

Forrest Gump, zeka seviyesi 75 olan bir erkeğin hayatını ele alıyor. Zeka seviyesi nedeni ile devlet okullarına girmekte bile zorlanan Forrest Gump  zamanla akla mantığa uymayan başarılara imza atıyor. Her ne kadar zeka seviyesi düşük olsa da fiziksel olarak son derece sağlam olan Forrest Gump, zamanla gelişen olaylar zincirinde bizi hayal edemeyeceğimiz bir dünyaya götürüyor.

Yine savaş,yine korkunç görüntüler..
Bu da yine sevdiğim bir film oldu.Ancak,eksiklikler var gibi geldi bana.Ailesene ne olduğunu hiç öğrenemedik mesela.Ya da daha kısa olsaydı daha mı güzel olurdu ? :)

28 Şubat 2003
2002 - İngiltere ,  Fransa ,  Almanya ,  Polonya
Biyografi ,  Dram ,  Savaş
150 Dak.
Yekta Kopan

Film Özeti

Wladyslaw Szpilman, savaş patlak verdiğinde 27 yaşındaydı ve Polonya'nın geleceği en parlak konser piyanistlerinden biriydi. Luftwaffe'de radyo istasyonu bombalandığında Chopin'in C minor Nocturne'nü çalıyordu.Tüm Yahudiler gibi o ve ailesi de evlerinden çıkartılarak Varşova gettolarına sürülmüştü. Bu çok yetenekli genç adam yeni yaşamında karaborsacıların ve işbirlikçilerin eğlendiği barlarda çalmaya başlamıştır.İşte bu işbirlikçilerden biri onu ve ailesini ölüme götüren esir kampı trenlerinden birinden kurtarmıştır. Savaş fısıltıları, direnişçiler ve sürpriz bir Alman subayı sayesinde Szpilman savaşta hayatta kalmayı başarır.



Böylece listemden 4 filmi devirmiş oldum ! :)



Bunlar da İlginizi Çekebilir

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...